ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in ziyaretinden sonra artık kimsenin tam bağımsız bir Türkiye'den bahsedemeyeceğini söyleyen Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bugün ülkeyi yönetenlerin Damat Ferit'ten hükümetinden ne farkı kalmıştır?" diye sordu.
Mustafa Destici, gündem hakkındaki yazılı açıklamasında Türkiye ve bölgede yaşanan son gelişmelere ilişkin temaslarda bulunmak üzere İstanbul'a gelen ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in HDP, AK Parti ve CHP'lilerle bir araya gelmesine tepki gösterdi. Destici, "Joe Biden'in ziyaretinden sonra artık hiç kimse bu ülkede tam bağımsız bir Türkiye'den bahsedemez. Maalesef geldiğimiz ve getirildiğimiz nokta budur." dedi.
"Hem ülkeyi yönetenlere, hem de Joe Biden'e buradan sormak istiyorum." diyen Destici, şöyle konuştu: "Benim ülkemin Başbakan yardımcılarından bir tanesi New York'ta El Kaide'nin ya da IŞİD'in temsilcileriyle bir araya gelseydi Amerika Birleşik Devletleri ne yapardı? Bunun cevabını önce Joe Biden, sonra da ülkeyi yönetenlerden bekliyoruz. Ya da Saint Petersburg'ta, Çeçen mücahitlerle ülkemizin bir yöneticisi toplantı yapsaydı Putin ne yapardı? Şunu biliyoruz ki; bizim ülkemizi yönetenlerin yapmadığını yapacağını hepimiz biliyoruz. O zaman ben buradan tarihin şahitliğinde sormak istiyorum. Bugün ülkeyi yönetenlerin Damat Ferit'ten hükümetinden ne farkı kalmıştır?"
1128 akademisyenin imzaladığı bildiriye tepki gösteren ve kamudaki PKK sempatizanlarının araştırılması gerektiğini ifade eden Destici, "Normal bir taşeron işçi işe alınırken bile bir referansla alınıyor. Ben inanıyorum ki bunların hepsinin referansı bellidir. Eğer iktidar, hükümet samimilerse bunları da kamuoyuna açıklamasını bekliyoruz. Ya da acaba şu anda milli eğitimde kaç tane PKK'lı müdür, öğretmen, mülki amir, idareci var? Kaç tane hâkim ve savcı var? Devlet kadrosunda kaç bürokrasi memuru var? İlla bunların tespit edilmesi için bildiri mi açıklamaları gerekiyorlar? Eğer bunun cevabı verilmezse söylenen sözün bizim nezdimizde de, milletimiz nezdinde de bir karşılığı yoktur?" ifadelerini kullandı.
"PKK'NIN SİYASİ UZANTILARI İYİCE HADSİZLEŞTİ"
Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan ve İmralı'da bulunan mahkûmların yakınları ile birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Abdullah Öcalan'ın yeğeni HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan'ın "Öcalan'ın özgürlüğüne yönelik ciddi adımların atılmasını talep ediyoruz" açıklamasına da sert tepki gösteren Mustafa Destici, "PKK'nın siyasi uzantıları Meclis'te o kadar hadsizleştiler ve pervasızlaştılar ki sözde Kürt halkının lideri diye nitelendirdikleri terörist başı için af isteyecek cürete kadar geldiler. " dedi.
Destici devamında şunları kaydetti: "Şimdi buradan iktidar partisine seslenmek istiyorum. Dokunulmazlığı olmayanlar ile ilgili hemen işlem başlattırıyorsunuz. Gözaltı kararları çıkarttırıyorsunuz. Bunun da gerekçesi olarak PKK'ya, teröristlere destek açıklamasını söylüyorsunuz. Dokunulmazlığı olanlarla ilgili neden bir işlem yapmıyorsunuz? Neden bunların dokunulmazlıklarını kaldırıp hukukun önüne göndermiyorsunuz? Bunu yapmadığınız sürece bizim indimizde hiçbir inandırıcılığını yoktur. Defalarca söz verdiğiniz gibi önce o PKK'nın siyasi uzantılarının dokunulmazlığını kaldıracaksınız, yargı önüne çıkartacaksınız ondan sonra dokunulmazlığı olmayanlar ile ilgili yaptığınız işlemlerin eksiğini de böylece tamamlamış olacaksınız."
"PKK MARŞLARI SÖYLENEN O KONGREYE KATILMAKTAN HİÇ HİCAP DUYDUNUZ MU? DUYMADINIZ MI?
Büyük Birlik Partisi'nin söylemleri sebebiyle HDP kongresine davet edilmediği haberleri için de Destici, şunları kaydetti: "Bir kere bize davetiye gönderemezler. Çünkü HDP bir siyasi parti değil. PKK terör örgütünün siyasi uzantısıdır. Bence kendisine davetiye gönderilen ve oraya temsilci gönderen siyasi partiler kendilerini sorgulaması gerekir. Çünkü bunu niye söylüyorum? O kongrede sözde PKK marşları çalınıyor. PKK bayrakları asılıyor. Mehmetçiğimizi, askerimizi şehit eden teröristler için saygı duruşunda bulunuluyor. Bir kere bunlar için savcıların harekete geçmesi gerekir. Başkentin göbeğinde sözde PKK bayrakları altında PKK marşlarıyla teröristlere saygı duruşu yapılarak kongre yapılacak ve benim savcılarım harekete geçmeyecek. O kongreye giden siyasi parti temsilcilerine de seslenmek istiyorum; Orada PKK bayrakları açılırken, PKK marşları söylenirken, teröristler için saygı duruşunda bulunulurken o salonda oturmaktan, o kongreye katılmaktan hicap duydunuz m, duymadınız mı?"
