HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "HDP Eş Genel Başkanı'nın Rusya'daki sözleri tam bir ihanettir" sözlerine cevap verdi. Demirtaş, "İhanet kavramının bu kadar rahat kullanılması, paniğin, korkunun göstergesidir. Şimdi Lavrov, Türk Dışişleri Bakanı'na telefon açsa görüşelim dese gitmeyecekler mi?" diye sordu.
Meclis'te HDP Grup Yönetim Salonu'nda basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Demirtaş, Başbakan Davutoğlu'nun kendisine yönelik "hainlik" suçlaması ve görüşme talebiyle ilgili bir soruya, "Kendisi görüşmek istedi, biz de merak ediyoruz. Ne söyleyeceğini bilmiyoruz." karşılığını verdi. Daha sonra bir olayı anlatan Demirtaş, adamın birinin caddenin ortasında silahı çekip birini vurduğunu ardından ise avukat tutmak istediğini söyledi. Olayı gören herkesin neden avukat tutmak istediğini sorunca adamın "Avukatın ne diyeceğini ben de merak ediyorum. Onun için tutuyorum" dediğini aktaran Demirtaş, göz göre göre bu kadar cinayet işleyen siyasi anlayışın ne diyeceğini merak ettiklerini vurguladı.
Bir başka soru üzerine Demirtaş, bugün bölgede uygulananların kararının daha önce alındığını Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun söylediğini ifade etti. Konuya ilişkin basında çıkan bilgi ve belgelerin bunu teyit ediyor olduğunu belirten Demirtaş, "Yarın paraleller yaptı deyip bütün bu suçu başkalarına yıkmaya çalışabilirler. Bunların hepsi suç. Adil bir mekanizmayla ortaya çıkarılırsa büyük suç." diye konuştu.
Rusya ziyaretiyle ilgili bir soruya da Demirtaş, uçak düşürüldüğünde haberleri olmadığını, daha sonra da bilgilendirme yapılmadığını hatırlattı. Uçak düşürülmesiyle ilgili Parlamento'da da bir karar almadıklarına dikkat çeken Demirtaş, şunları kaydetti: "Biz Parlamento'ya gelirken "AKP bir gün ne amaçla yaptığı belli olmayan bir Rus uçağını düşürürse hükümetin arkasında duracağız" diye bir sözümüz yoktu. Tam olarak kime ihanet etmiş olduk? Biz seçilirken halkımıza "içeride ve dışarıda ne olursa olsun barışı sağlayacağız" dedik. Şimdi niye düşürdükleri belli olmayan, hiçbirimizin de onaylamadığı bir yanlış dış politikayı eleştirdik diye kime ihanet etmiş oluyoruz? AKP'nin seçim sözlerine bakın. İçeride, dışarıda "barışı sağlayacağız" diyorlardı. Peki kim kendi sözüne ihanet etmiş bu durumda? İhanet kavramının bu kadar rahat kullanılması, paniğin, korkunun göstergesidir. Şimdi Lavrov, Türk Dışişleri Bakanı'na telefon açsa görüşelim dese gitmeyecekler mi?"
HDP'nin Meclis'ten çekileceği yönündeki iddialar konusunda ise Demirtaş, "Çekilme hiçbir yerde tartışılmadı. Daha çok AKP cehanında yaratılmaya çalışılıyor. Asla ifade edilmemiştir. Böyle bir şey olmayacaktır." dedi. Özerkliğin Türkiye'den ayrılma şeklinde algılandığı yönündeki bir soruya da Demirtaş, "Ayrılık olarak algılanmasın. Bu mottan çıkmayı başarırsak demokrasinin gereği olduğunu daha iyi anlarız." diye konuştu. Özerklik kelimesinin muhtarlık, muhtariyet, özerklik demek olduğunu dile getiren Demirtaş, "Toplumun da muhtarları var, her hafta toplanıp zulüm görüyorlar." ifadelerini kullandı.
"Kürtlere özerklik isteyemezsin derlerlerse o zaman Kürtler ayrılığa doğru gider. Uzun ve orta vadede oraya gider." diyen Demirtaş, Kürtlerin de dahil olduğu bir yönetimi tartışmak gerektiğini söyledi. Türkiye'de Kürtlerin bedel ödeyerek tek tek var olduğunu ancak halk olarak bulunmadığını savunan Demirtaş, Kürtlerin yönetime katılmak istediğini ve bunun da özerklik ile olacağını söylediklerini kaydetti.
Hükümetin Rusya'dan özür dileyip dilememesi konusundaki bir soruya ise Demirtaş, şu cevabı verdi: "Biz özür dilesin, dilemesin demiyoruz, buna hükümet karar versin. Biz bu sorunun diplomatik yollarla çözülmesini istiyoruz. Savaş kışkırtıcılığı yapmadığımız için mi hain olduk? Millete ihanet etmiyoruz, milletin sorunlarını çözüyoruz. Oradayken çözdük, halen de çözmeye devam ediyoruz. Özür dilerler mi, dilemezler mi kendilerinin bileceği bir durum."
Bir başka soru üzerine de Demirtaş, kendilerinin PYD'yi temsil etmediklerini kaydetti. Suriye'de PYD konusunda bir talepleri olmadığını dile getiren Demirtaş, "Suriye'de çözüm nasıl olacak; onu görüştük. Suriye halkı kendi karar vermelidir. Kürtlerin orda desteklenmesi lazım. IŞİD belasından kurtulmak isteniyorsa yerel güçlerin desteklenmesi daha mantıklı. Rusya'dan bir talep ve beklentimiz olmadı; kendi dış politikamızı anlattık." şeklinde konuştu.
