HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hiçbir sorunun şiddetle çözüleceğine inanmadıklarını söyledi. Demirtaş, "Mevcut iktidar ile sağlıklı bir iletişim kanalı bulamadık. Çok istedik, hala uğraşıyoruz. Her konuyu, zorlu, sıkıntılı mevzuyu, masada, yüzyüze saygı içinde konuşmaya biz hazırız. Şiddet dışı, sorunları nasıl çözebiliriz, bunu konuşmaya, ön şartsız, koşulsuz hazırız. Aynı şekilde bize yaklaşılmasını da bekliyoruz. Biz seçilmişleriz; bize talimat, emir vererek, şart koşarak, yönlendirme yaparak siyasi diyalog kurulamaz." dedi.
Selahattin Demirtaş, sanatçılar, yazarlar ve aydınlardan oluşan barış grubunu Mecliste HDP Grup Yönetim Toplantı Salonunda kabul etti. "Sizleri HDP grubunda ağırlamaktan onur duyuyorum. Kıymetli bir girişim." diyen Demirtaş, zor bir dönemde vicdani, ahlaki, siyasi bir görev üstlenildiğini ifade etti.
"Siyasetçiler, bazen siyasetin zorlukları, realitesi, çokça haz etmediğimiz o gerçekliği karşısında kapıları açamayabilirler. Her daim haktan yana olanlar, en sıkı kapıları açabilirler. Biz bu girişimin böyle bir potansiyeli olduğunu düşünüyoruz." diyen Demirtaş, şöyle konuştu: "Hiçbir sorunun şiddetle çözüleceğine inanmadık. Fakat şiddetin durmasını istemek, samimiyetle söylemek, şiddetin durması için yetmiyor. Mevcut iktidar ile sağlıklı bir iletişim kanalı bulamadık. Çok istedik, hala uğraşıyoruz. Her konuyu, zorlu, sıkıntılı mevzuyu, masada, yüzyüze saygı içinde konuşmaya biz hazırız. Şiddet dışı sorunları nasıl çözebiliriz, bunu konuşmaya ön şartsız, koşulsuz hazırız. Aynı şekilde bize yaklaşılmasını da bekliyoruz. Biz seçilmişleriz; bize talimat, emir vererek, şart koşarak, yönlendirme yapılarak, siyasi diyalog kurulamaz. Hükümet bizim üstümüz, alt-üst ilişkisinde hiyerarşimiz değildir. Aynı saygınlığı kendimize istiyoruz; aynısını da AKP'ye de göstermeye hazırız. Barış, adaletten, haktan, demokrasi ve özgürlükten bağımsız değildir. İçi boş bir barış arayışı, asla bu topraklarda gerçek barışı sağlamaz. Adaleti, özgürlüğü sağlamayan barış yanıltıcıdır. Çok fazla acı gördük, çok fazla acı çektik. Her gün, her saat ölümlerle uyanıyoruz."
Dün Silopi'de üç kadının infaz edildiğini belirten Demirtaş, Seve Demir'in önce kendilerine yaralı olduğunun söylendiğini, ancak cenazesinin alındığını ve kafasının da parçalandığını kaydetti. Buna karşın Başbakanın bugünkü konuşmasında bütün güvenlik güçlerinin alnından öptüğünü söylediğini aktaran Demirtaş, eşitlikten, adaletten asla uzaklaşmadan bu kavramların içinin doldurulması gerektiğini belirtti.
Başbakanın randevusunu iptal ettiğini hatırlatan Demirtaş, "50 cenazeyi defnedemiyoruz. Çürümüş durumdalar. Evde, buzdolabında bekleyen çocuk cenazeleri var. Çatışmaları çözemeyebiliriz ama insanlığımızı kaybetmeyelim. Başbakan, verdiği cevapta "güvenlik güçlerinin alnından öperim" dedi. Ben de zulmün karşısında dik duran halkımızın alnından değil elinden öperim. Bu zulmü durdurmaya çalışıyoruz. Gereksiz bir bahane ile randevunun iptal edilmesini kabul edemiyoruz. Birbirimizi sevmek zorunda değiliz ama saygı duymak zorundayız. Halkın sorunları için bir araya gelip konuşmak zorundayız. Diyalog kurmak bir zorunluluktur, lüks değildir." diye konuştu.
Barış grubu adına konuşan Oya Baydar ise "Biz aslında vicdan grubuyuz. Siyasi görüşlerimiz, kişisel tarihlerimiz farlı ama yinede buradayız. Ne olursa olsun, üzerinde birleşmemiz gerekin bir konu var; bu çatışma ortamına son verilmesidir. Bu sadece bizim değil, çok insanın özlemi, belki ifade edemiyor. Herkes kendini çok sıkışmış hissediyor. Aslolan hayattır; gerisi teferruattır. Ölen insanların, çocukların peşindeyiz. Askeriyle, gerillasıyla bunların bitmesini istiyoruz. Bu yüzden bir araya geldik. Bu operasyonlar durmalı, eller tetikten çekilmeli. Bir sükunet ortamında oturulmalı, masada görüşülmeli; masa yoksa eğer sandalyede görüşülmelidir. Bir şekilde diyalog kurulmalı. Kişisel görüşüm Türkiye hızla Suriyelileşmeye doğru gidiyor." şeklinde konuştu.
İmralı'da Öcalan'ın yanında bulunan iki mahkumun Silivri Cezaevine nakledileceğine ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine Demirtaş, "Avukat arkadaşlarımız Silivri cezaevinde görüşme yapacaklar. Görüşme yapıldıktan sonra detaylı açıklama yapılabilir. Normal gibi gözükmüyor." dedi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılan başvurunun sorulması üzerine ise Demirtaş, özyönetim konusunda bir başvuru yapılmadığını belirterek "Özümüz de yönetimimiz da burda. Ne yapacaksak, burda kendimiz yapacağız." diye konuştu. Konuşmaların ardından Demirtaş'a heyet adına Oya Baydar, "Aslolan hayattır; gerisi teferruattır." yazılı bir tablo hediye etti. Görüşme basına kapalı olarak devam etti.
