Başbakan Ahmet Davutoğlu Karaman'da 18 işçinin mahsur kaldığı maden ocağını incelemesinin ardından açıklama yapıyor. 

Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları:

Bildiğiniz gibi bu madenimizde bir su baskını oldu. İçerdeki 34 vatandaşın 16'sı kurtulabildi, 18 vatandaşımız elan madende. Olay olur olmaz bakanlarımız süratle buraya intikal ettiler. Bütün geceyi burada çalışan ekiplerimizle geçirdiler. Biz de olayı yakından takip ettik. AFAD süratle buraya intikal etti. Burada süratle bir arama kurtarma faaliyeti başlatıldı. Ancak eğim yoğunluğu ve su dolayısıyla çok ilerleyemedik. İstanbul'dan ahtapot adı verilen su pompa mekanizması da buraya getirildi. Biraz önce kuruldu ve ben madene indiğimde su pompalamaya da başladı. Bir taraftan zamanla yarışılıyor. Diğer taraftan da zorluklarla karşılaşılıyor.

Ben işçi yakınlarıyla da konuştum. Acılarını paylaşıyoruz. Onların evlatları bizim evlatlarımızdır. Bu coğrafyayı çok yakından biliyorum, doğduğum mekan da buraya çok yakın. Toros dağlarındaki iş imkanlarının kıtlığını, helal rızık için ne şartlarda çalışıldığını çok iyi biliyorum. Bir an önce bu kardeşlerimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapılacak. 

Bir çok madenci yakınıyla görüştüm. Gönülden teşekkür edenler oldu. Her birinin acısı anlaşılması gereken hislerdir. Onlara metanet tavsiye ettim. Dua etmelerini ama aynı zamanda kurtarma ekiplerine yardımcı olmalarını istedim. Çok metin bir şekilde ve güven içinde çalışmaları takip ediyorlar. Bakanlarımız netice alınana kadar burada kalacaklar. Seferber edilmesi gereken ne varsa seferber edilecek. Birinci hedefimiz oraya ulaşmak. İKincisi kazanın oluş şekli bütün detayıyla incelenecek. 

Göreve geldikten sonra asansör kazası sebebiyle iş kazalarında ciddi çalışma başlattık. Buradan edindiğimiz tecrübe ile bunları da meclise sevk edeceğiz. Şu anda nihai bir şey söylemek mümkün değil. Televizyonda bazı hususlar söyleniyor, bütün bu yorumlar şu anda teorik yorumlardır. 

Son 2 ay içinde bütün önemli maden firmalarıyla bir araya geldik. Madencilerin çalışma şartlarıyla bütün tedbirlerin alınmasını ifade etmiştik. Son çıkan yasayla bu konu geniş ölçüde ele alındı. Ama en önemli husus, her bir işverenin madenciyi kendi evladı olarak kardeşi olarak görüp çalışma şartlarını düzenlemesidir. İşçilerimizin de kendi haklarının farkında olarak bilinçlenmeleri gerekir. 

Adli soruşturmalar başlatılmıştır. İhmal varsa hesap sorulacak. Kimse soruşturmadan azade olmayacaktır. Ancak şu anki meselemiz bu kardeşlerimize ulaşmaktır. Her türlü adli ve idari soruşturma sonucunda çıkacak bulguları bizzat ben takip edeceğim.