Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Davutoğlu, bugüne kadarki en kısa grup toplantılarından birini yaptı. İsim vermeden Pelikan dosyasına değinen Davutoğlu, "Sanal şarlatanlara izin vermeyeceğiz. Gerekirse nefsimi ayaklar altına alırım." dedi.
İşte Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları:
"AK PARTİ NESİLLERCE ÖDENEN BEDELLERİN NETİCESİDİR"
"Sizlerle birlikte aynı davaya hizmet etmeyi hayatımın en büyük mazhariyeti sayıyorum. Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kuruculuğundaki AK Parti mensubu olmaktan şeref duyuyorum. Türkiye'nin hukukunu koruyan bu harekete hizmetten daha kıymetdar daha önemli hiçbir şey yoktur. Bu hareket tüzüklerle, kurumlarla, mevzuatla, prosedürle varlık kazanmış bir partiden çok daha fazlasıdır. Bu haraket tarihi yürüyüşümüzün adıdır. Nesillerce ödenen bedellerin neticesidir AK Parti. Hiçbir makama, mevkiye kurban edilmeksizin korunacaktır. Biz bu ülkeyi, bu vatanı, bu devleti büyük bedeller ödeyerek koruduk ve savunduk. Bu ülke adaletin ve merhametin ürünüdür. Bu toprağa aşkla, imanla, sadakatla bağlı bir kadroyuz. Bu ülkeye hizmet etmekten daha ulvi bir dava tanımıyorum. Biz kritik kavşakları milletin asli gündemini ıskalamayarak dosdoğru bir siyasi kararlılıkla geçtik.
"ÜLKEMİZİN İSTİKRARINA VE İNSANLARIMIZA SALDIRDILAR"
AK Parti'nin sonu geldi diyerek çığlık atanları hatırlıyoruz. Onlar aslında milli iradenin sesinin yeniden kesilebileceğine, siyasetin üzerinde yeniden vesayet hesapları yapılabileceğine seviniyorlardı. Ama heveslerini kursaklarında bıraktık. Elimizi taşın altına koyduk. Diğer partiler görevden kaçarken milletin verdiği göreve baş koyduk. Ülkemizin istikrarına, insanlarımızın istikrarına saldırdılar. Siyaset mühendisliklerine izin vermeyerek bugünlere geldik. Gizli planlara karşı biz dik durduk. Madem ki Türkiye saldırı altındadır, karşılarına çıkmak bizim görevimizdir dedik. Milletin oylarıyla hep beraber destan yazdık. Bunu sizler başardınız, bizler başardık. Sorumluluk duygusuyla, ilkeli siyasetimizle kazandık. 2002'den bu yana sürdürdüğümüz atılımları yeni reformlarla devam ettirdik. Türkiye'ye yakışan özgürlükçü, demokratik, adil bir anayasa sözü verdik, inşallah bu sözümüzün gereğini yerine getireceğiz.
"İKTİDARIMIZI ELEŞTİREBİLİRLER AMA MİLLETLE AŞKIMIZI..."
Türkiye'yi bir şiddet sarmalı içine çekmek, kaos oluşturmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Türkiye bunlara karşı hakettiği cevabı verebilecek güçtedir. Yapılan her saldırı bizi derinden üzse de emin olun hakettikleri cevabı alıyorlar. 7 Haziran'da ortaya çıkan siyasi tablo karşısında kanlı ellerini ovuşturan şer odakları hakettikleri cevabı aldılar, almaya da devam edecekler. Bu hareketin en önemli özelliği başından sonuna yerli ve milli durmasıdır. Bize her türlü eleştiriyi getirebilirler. Bizim bu topraklara aşkımızı, milletle aramızdaki bağı asla sorgulayamazlar. Eski Türkiye hedeflerini yeniden açmak isteyen sanal şarlatan ve müfretilerin fitne ve fesadından geçmişte olduğu gibi bugün de bizi Rabbimiz korusun. Allah'ın izniyle küresel güçlerin çakma ve yerli versiyonlarına asla pabuç bırakmayız. Bizler gözümüzü Türkiye'nin büyük hedeflerine dikmişiz. Reformları ve atılımları birer birer hayata geçiriyoruz. Hiçbir ilimize elimiz boş gitmiyoruz. Mardin'e, Diyarbakır'a, Van'a, Bingöl'e, Manisa'ya, Düzce'ye, Antalya'ya, Muş'a toplu açılışlarla gittik.
"TÜRKİYE CUMHURİYETİ BAŞBAKANI HER YERDE MİLLETİYLEDİR"
Varto'da çocuklarla futbol oynadım. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı her yerde milletiyle buluşur. Hiçbir vatandaşımız devletin hizmetinden mahrum kalmasın istiyoruz. Türkiye ekonomisini 14 yılda şaha kaldırdık, küresel ekonomide yukarılara taşıdık. Tüm karamsarn senaryolara rağmen bu kalkınma devam ediyor, devam edecek inşallah. Yerli ve yabancı yatırımcının Türkiye'nin potansiyeline olan güveni daha da arttı. Yabancı yatırımcı toplamda 2,6 milyar üzerinde alım yaptı. Türkiye'yi 34 yılın ardından tek haneli enflasyonuyla biz tanıştırdık. Nisan ayının enflasyonu yüzde 6,57 seviyesine kadar düştü. Bu son üç yılın en düşük seviyesidir. Bu istikrarın, kararlılığın, AK Parti hükümetlerinin işini ne kadar iyi yaptığının göstergesidir. Birileri bizi sığ gündemlere hapsetmeye çalışıyor olabilir. Bizi yavaşlatmalarına asla izin vermeyeceğiz. Milletimizle kucaklaşmaya, koşuşturmaya durmaksızın devam edeceğiz. Bu dava bu ülkenin, bu toprakların istiklal davasıdır. Sadece ve sadece Türkiye için siyaset yapıyoruz, milletimizin refahı ve huzuru için siyaset yapıyoruz.
"MUTLAKA DOKUNACAĞIZ"
Diyarbakır Ulu Cami'nin kardeşi Bursa Ulu Cami'de bomba patlatanları destekleyen vekillere dokunulacaktır. Dokunulmazlık konusunda mangalda kül bırakmayanlar şimdi milletvekillerimize saldırıyor. Terör örgütünü destekleyen herkese dokunulacaktır. Hiçbir yere kaçamazlar. Mutlaka dokunulacaktır.
"ANA MUHALEFETİN ORTAYA KOYDUĞU TABLO SİYASİ ŞİZOFRENİDİR"
Terör örgütünü destekleyen herkese dokunulacaktır. CHP ve HDP aynı çabanın içindeler. Ana muhalefet siyasi bir drama dönüşüyor, ülke için hiçbir değer ve söylem üretmiyor. Sayın Kılıçdaroğlu'ndaki tutarsızlık kendi parti içinde bile rahatsızlığa yol açıyor. Partisinden bazı milletvekilleri teröre destek çıkıyor ama o sesini bile çıkaramıyor. Galiba o milletvekilleri Kılıçdaroğlu'nun hakim olamadığı bir denklemle hayatını sürdürüyor. Karşı karşıya olduğumuz şeyin adı nettir; bunun adı siyasal şizofrenidir. Hastalıklı bir siyasetin ürünüdür. Bütün bu dava, faaliyetler, teşkilatlar, toplantılar, tüzükler, kurallar sadece sadece sırat-ı müstakim olmak içindir. Onun önüne geçen hiçbir kurulu, anlayışı kabul etmiyoruz. Allah sırat-ı müstakimden ayırmasın. Zerre kadar hayrın da zerre kadar şerrin de hesabının olduğuna inanıyoruz. Milletin emanetini taşımakta olduğumuzu asla unutmayacağız. Silopi'de kulağıma eğilip 'Bizi yalnız bırakmayın' diyen amcayı da, Bergama'da yağmur altında bizi bekleyen teyzeyi de unutmayacağız. Gençliğimizin hayallerinin çalınmasına asla müsaade etmeyeceğiz.
"SANAL ŞARLATANLARIN AYAK OYUNLARINA İZİN VERMEYECEĞİZ"
Başbakan Davutoğlu konuşmasının sonunda ise isim vermeden Pelikan dosyasını yazanlara değinerek "Eski Türkiye özlemi çeken sanal şarlatan ve müfterilerin ayak oyunlarına izin vermeyeceğiz. Her türlü fitne ve fesattan bizleri rabbimiz korusun" dedi.
Davutoğlu konuşmasının devamında "Bu dava için gerekirse makam, mevkiyi ve nefsimi ayaklarımın altına alırım, hiçbir makam bu kutlu davadaki hiçbir arkadaşımın kalbini kırmam, bu ak yürekli kadroların üzülmesine izin vermem" diyen Davutoğlu, "Herkes imtihandadır. Sağ ve sol omzumuzda dosya tutanlara bakarız. Onlar hakkı yazsın, gerisi ne yazarsa yazsın. Kim ne yazarsa yazsın, önce bu iki dosya yazıcıya bakın" ifadelerini kullandı.
NEDİR BU PELİKAN DOSYASI?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la, Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında sıkıntı olduğu yönündeki haberler 'Pelikan Dosyası' ismiyle açılan bir blogda yayınlanan bir yazıyla gündeme gelmişti.
