Kilis'te, 5 yerel gazete 3 gündür aynı başlıklarla çıkarak kentte yaşanan sorunlara dikkat çekip, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu kente davet etti.
Kilis'te, yerel gazeteler ile basın mensupları bir araya gelerek son günlerde Kilis kent merkezine düşen roketler başta olmak üzere Suriyelilerle ilgili yaşanan sıkıntılar ve çözüm önerilerini dile getiren bir basın açıklaması metni hazırlayarak kamuoyu ile paylaştı. 3 gün boyunca 5 yerel gazete aynı başlıklarla çıkarak Kilis'te farkındalık oluştururken, gazeteler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu'na gönderildi.
Yerel gazetelerin öncülüğünde hazırlanan basın açıklaması Vizyon Havadis Gazetesi Sahibi Ahmet Nalçacıoğlu tarafından Cumhuriyet Meydanı'nda okundu. Nalçacıoğlu, huzur ve güvenliği hedef alan, sivil insanların ölümüne sebep olan terörün kanlı yüzünü Ankara'da gösterdiğini ifade ederek, "Huzur ve güvenliğimizi hedef alan bu alçak saldırıyı, terörü, teröre destek verenleri, terörün iç ve dış destekçilerini nefretle kınıyoruz. Ankara'daki kalleş saldırıda vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet; ailelerine, yakınlarına, milletimize sabır ve başsağlığı diliyoruz. Bu hain saldırılar milletimizi asla pes ettiremez. Bu hainler geçmişte de vardı, bugün de var. Bizlere düşen bizi yıkmak, bölmek, durdurmak isteyenlere karşı tek yürek olmaktır.En büyük temennimiz de bu hain ve alçak saldırının tüm yönleriyle aydınlatılması, faillerinin yakalanması ve arkasındaki karanlık güçlerin ortaya çıkarılmasıdır" ifadelerini kullandı.
"Bizler Kilis'te görev yapan gazeteciler olarak Kilisli hemşerilerimizin bizlere aktardıkları sıkıntıları, şikayetleri en yetkili insanlara ulaştırmak adına Cumhurbaşkanımızı, Başbakanımızı ensar Kilis'imize davet ediyoruz" diyen Nalçacıoğlu, "Bu davetimizde de şehrimizde yaşanan her türlü sıkıntıyı, şikayeti Kilis'te görev yapan gazeteciler ve sivil toplum kuruluşları olarak Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza anlatacağız. Suriyelilerin Kilis'e yerleşmeleri, sosyal, ekonomik, ticari hayata katılmaları, Kilis'te yaşayan yerli halk, esnaf, iş adamı, memur, işçi, öğrenci, eğitimciler için bir takım sosyal, ekonomik ve ticari sonuçlar doğurmuştur. Bunun içindir ki bizler iki gündür aynı şeyleri paylaşıyor ve gazetelerimizin birinci sayfalarını aynı şekilde basıyoruz. Dile getirmek istediğimiz şeyleri öncelikle Kilisli hemşerilerimizle paylaşıyoruz. En kuytu köşelerdeki eski evler, dükkanlar bir ekonomik girdiye dönüştü fakat sayının giderek artması, Suriyeli mültecilerin kendi işlerini kurması, her iş dalında faaliyetlere başlamaları, Kilisli esnafların geleceğini düşünerek hareket etmesi, Suriyeli esnaflar ise günlük geçimlerini, savaşın bitmesi halinde tekrar ülkesine dönmeyi düşünmesi, Kilisli esnafların SGK, vergi, krediler gibi ödeme zorunluluğu varken, Suriyelilerin SGK, vergi ve kredi kaygıları olmadan çalışmaları ve giderek Suriyeli mültecilerin kendi esnaflarından alış verişe yönelmeleri Kilis esnafları ve halkı tarafından hoş görülmemeye başlandı" dedi.
Kilis'in "Afet Bölgesi" ilan edilmesini, esnafın çiftçinin, ticaret erbabının, öğrencilerin ve Kilis'te düşen bombalar nedeniyle şehit veren ailelerin devlet imkanlarından faydalandırılmasını istediklerini belirten Nalçacıoğlu, "Yıllardan beri Suriye'deki savaş nedeniyle son günlerde hemen hemen her gün şehrimize düşen bomba seslerinden, şehrin belediye hoparlöründen dışarıya çıkmayın anonslarından, Suriyeli mültecilerin dramlarından ve yaşanan haksız rekabetten, Kilis'in yerleşim yetersizliğinden doğan sebeplerden dolayı psikolojisi ve sağlığı bozulmuştur. Her geçen gün biraz daha kötüye gideceği de anlaşılmaktadır. Şehrimize düşen bu bombalardan ve oluşturacağı büyük tahribatlardan İlahi bir gücün bizleri koruduğunu da düşünüyoruz. Bugüne kadar Kurum ve Kuruluşlar elinden geleni yapmaya çalışmışlardır. Suriyelilerin sorunları yüzünden Kilis halkının sorunları da artmıştır. Bu dile getirdiğimiz şeyler bir şikayet olarak alınmamalı" diye konuştu.
KİLİS'TE YAŞANANLAR
Suriyelilerin Kilis'te geldi önce işçi olarak çalışmaya başladıklarını vurgulayan Nalçacıoğlu, şunları kaydetti:
"Şimdi ise iş yeri açıyorlar. Kilis'te kiralar arttı. Esnaf ve sanatkarlar çok rahatsız. Şu an Kilis'in 90 bine yakın kent merkezinin nüfusu var. Buna 130 bin de Suriyeli eklendi.Kilis'in ne alt yapı olarak ne üst yapı olarak bunu kaldırması mümkün değil. Kilis'e devlet tarafından 90 bin kişi için bir bütçe gönderiliyor. Bu bütçe Suriyelilerle birlikte 220 bin kişi için harcanıyor Demografik yapı değişime uğradı.Kilis'e yerleşen Suriyeliler fakir insanlar.Suriyelilerin hiçbir denetime tabi tutulmadan eşyaları ile birlikte sınırı geçerek Kilis'e gelmeleri emniyet, asayiş, can güvenliği açısından endişe oluşturuyor. Kilis Devlet Hastanesi ve personeli, bu kadar büyük nüfusa sağlık hizmeti vermekte yetersiz kalıyor. Suriyelilerin kayıt dışı çalışmaları, iş yeri açmaları ve Suriye'den denetimsiz biçimde getirdikleri malları pazarlamaları, haksız rekabete sebebiyet verdiği gibi sağlık açısından da büyük sakıncalara sebep oluyor. Kilisli küçük esnaf ise iş yerlerini kapatmak zorunda kalıyor.Bütün bu olumsuzluklar karşısında bile Kilisliler, Kilis'i terk etme, büyük şehirlere göç etme fikrine sıcak bakmıyor. Kilisliler; Kilis'in eski evlerini Suriyeli yetimlerin anaları ile birlikte kalabilecekleri yetimhanelere dönüştürüyor. Kilis'te ki öğrencilerimize ek puan ve ek imtihan hakkı tanınması öğrencilerimizin yıl kaybını ve mağduriyetlerini ortadan kaldıracaktır. Kilis'te yaşamını sürdüren "Suriyelilerin Kilis'e Etkisi" üzerine bir araştırma yapılmasını, oluşan ya da oluşabilecek sorunların saptanmasını talep ediyoruz. Bu çalışma ile alınabilecek önlemleri belirleyip, iyileştirme çalışmaları ile toplumun sosyal, ekonomik ve ticari refahını yükseltici faaliyetlerin bir an önce yapılmasını da bekliyoruz.
Bizler bu bağlamda Cumhurbaşkanımızdan; sınırımızdaki güvenlik koridorunun oluşturulması, Suriyeli mültecilerin oluşturulan bu güvenli bölgeye yerleştirilmesi, Güvenli Hava Sahasının oluşturulması, Kilis'te STK temsilcileri ve gazeteciler ile toplantı yaparak görüşlerinin alınmasını, Başbakanımızdan; Kilis'in Afet Bölgesi ilan edilmesini, tam teşekküllü bir hastane, Polateli-Şahinbey OSB'nin bir an önce hayata geçirilmesi, YGS'ye giren öğrencilerimizin içinde bulundukları psikoloji göz önüne alınarak ek puan verilmesi, Kilis'te STK temsilcileri ve gazetecilerle toplantı yaparak görüşlerinin alınması gerektiğini belirterek Kilis'imize davet ediyoruz. Kilis'te görev yapan Gazeteciler olarak yapmaya çalıştığımız şeyler Kilis'imizin hak ettiği yere gelebilmesi içindir.Kilis'imizin yeniden huzur içerisinde yaşayabilir, eski kimliğine kavuşturulmasını, Cumhurbaşkanımızdan ve Başbakanımızdan Kilis halkı adına talep ediyoruz. Bir kez daha, Kilis ve Ankara'daki saldırıda vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet; ailelerine, yakınlarına ve milletimize sabır ve başsağlığı diliyoruz" diye konuştu.
Daha sonra , Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun davet edildiği gazeteler, PTT görevlilerine teslim edildi.
