Zeytinburnu Belediyesi Bilgi Evleri'nin Gençlerle Baş Başa Sohbetleri'ne konuk olan Yazar Cem Gülbent, öğrencilere "Paradokya" isimli kitabının çıkış öyküsünü anlattı. Yazar adaylarına tavsiyelerde bulunan Gülbent, hikayelerini kalemle yazmalarını önerdi.
Çocukların ve gençlerin geleceğine sosyal, eğitsel ve kültürel faaliyetlerle katkıda bulunmak amacıyla, her ay farklı konu ve konukları Gençlerle Baş Başa Sohbetleri'nde ağırlayan Zeytinburnu Belediyesi Bilgi Evleri, bu ay "Paradokya" isimli kitabıyla tanınan yazar Cem Gülbent'i, konuk etti.
Bilgi evi üyelerine öncelikle yazarlık serüveninden bahseden Yazar Cem Gülbent, hayatta beklenmedik anlarda yaşanan bir takım gelişmelerin aslında insana nasıl kapılar araladığını yıllar sonra şöyle bir geriye dönüp bakıldığında anlaşılabileceğini ifade etti.
"VAMPİRLER, BÜYÜLER OLMADAN DA FANTASTİK BİR HİKAYE YAZILABİLECEĞİNİ GÖSTERMEK İSTEDİM"
Gülbent, Paradokya ile ilgili, "Bu kitapla, içerisinde vampirler, büyüler olmadan da fantastik bir hikaye yazılabileceğini göstermek istedim. Yani Paradokya, içerisinde farklı kültürlerin değil bizim kültürümüzün yer aldığı bir eser" dedi.
Yazmaya hevesi olan öğrencilere tavsiyelerde bulunan Gülbent, "Yazarken dört şeye dikkat etmesini öneririm; birincisi çok kitap okumak gerekiyor, sanırım bunu artık söylememe dahi gerek yok. İkincisi, mutlaka ve mutlaka yazın ama ne olur kalemle yazın. Bilim adamları yaptıkları araştırmada kalemi elinize aldığınız anda beyin fonksiyonlarınızın daha farklı çalıştığını ortaya koymuşlardır. Bir deneyin, elinize kalemi alın ve rastgele bir şeyler karalayın. Bir zaman sonra kelimeler, cümleler kendiliğinden akıp gidecektir. Üçüncüsü yazdığınız eserin ilk beş veya onuncu sayfasına kadar kesinlikle merak duygusunu uyandırmanız gerekir. Kitabınızın sonu mükemmel bitebilir, muhteşem bir final olabilir ama okuyucu kitabın yarısına kadar gelip sıkılırsa kitabın sonunu merak edip okumaz ve sizin muhteşem finalinizi bilemez. Dördüncüsü, yapabiliyorsanız işin bizcesini yapın. Bu sadece yazmayla ilgili değil tabi ki, hayatta tüm işlerinizde kendi kültürümüzü yansıtmaya çalışın. Hitap ettiğiniz okuyucu kitlesiyle aynı frekansı yakalayamazsanız başarılı olamazsınız" ifadelerini kaydetti.
Söyleşi sonrası Bilgi Evi üyelerinin kitaplarını imzalayan konuk yazar, daha sonra öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
