Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, siyaset ve siyasetçinin insan yetiştirmediğini söyledi. Arınç, "Ahlaklı, inançlı, inandığını yaşayan, bilgi ve hikmet sahibi insanlar, yetişmiş olarak siyasetçinin önüne gelirse, onları devlet hizmetinde, bürokraside rahatlıkla kullanabiliyor. Fakat kendisi gençlerin yetişmesinde doğrudan doğruya etkili olamıyor. O siyasi partiyle aynı düşünceleri taşıyan, farklı kurumlar, kuruluşlar, vakıflar, dernekler olabilir, cemaatler olabilir. Onlar güzel insanlar yetiştirir." dedi.
Bülent Arınç, Milli Türk Talebe Birliği'nde (MTTB) "28 Şubat ve Türkiye'de Demokratikleşme Süreci" konulu konferansa katıldı. Gençliğinde görev aldığı MTTB'yi anlatan Arınç, siyasetin insan yetiştirmediğini söyledi. Siyasetçinin de insan yetiştirmediğini ifade eden Arınç, "Siyaset, yetişmiş insanları istihdam ediyor. Onları ülkenin hizmetine koyuyor. Eğer ahlaklı, inançlı, inandığını yaşayan, bilgi ve hikmet sahibi insanlar yetişmiş olarak siyasetçinin önüne gelirse, onları devlet hizmetinde, bürokraside rahatlıkla kullanabiliyor. Fakat kendisi gençlerin yetişmesinde doğrudan doğruya etkili olamıyor. O siyasi partiyle aynı düşünceleri taşıyan, farklı kurumlar, kuruluşlar, vakıflar, dernekler olabilir, cemaatler olabilir. Onlar güzel insanlar yetiştirir. Onların çemberinde, onların halkasında, onların seminerleri, sohbetleriyle güzel insanlar yetişir." diye konuştu.
IŞİD VE BENZERİ BELALARI GÖRÜNCE…
Müslüman olmanın şeref olarak yeteceğini belirten Arınç, "Müslümanlığımızı da iyi öğrenmemiz lazım. Kaynaklarından, muteber kitaplardan, güzel insanların sohbetlerinden iyi yetişmemiz lazım. Ben eskiden bu lafları söylerdim ama sanki biraz da gelişi güzel konuşurdum ama şimdi bu IŞİD veya benzeri belaları gördükten sonra dinimizi daha ne kadar iyi öğrenmemiz gerektiğinin biraz daha farkına vardım." ifadelerini kullandı.
12 EYLÜLCÜLERDEN HESAP SORULUYOR, 28 ŞUBAT DAVASI DEVAM EDİYOR
AK Parti öncesinde Türkiye'de 10 yılda bir ihtilal, 5 yılda bir muhtıra yapıldığını ifade eden Arınç, şöyle devam etti: "Bunların hepsi yıkıldı hamdolsun. Allah'a hamd ediyoruz ki bir AK Parti mensubu olarak bu ülkeye yaptığım en büyük hizmetlerden bir tanesi, sivil-asker ilişkilerini demokratik ülkelerde olduğu gibi normalleştirmek ve Türkiye de darbe dönemlerini kapatmak ve darbecilerden hesap sormaktır. 12 Eylülcülerden soruluyor, 28 Şubat davası da devam ediyor. Bu yüzden 2002'den bu yana ülkemizi en azından 13 yıl başbakan olarak yönetmiş olan Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür borcumuz var."
(ERDOĞAN'LA BİRLİKTE) BİRBİRİMİZİN ELİNİ TUTAR "YA SABIR" ÇEKERDİK
AK Parti'nin ilk zamanlarından hatıralarını da anlatan Arınç, "Biz Sayın Başbakanımızla (Recep Tayyip Erdoğan) askeri toplantıların hepsine katılırdık. O zaman Meclis Başkanıydım. Sonra bir kokteyl verilirdi. Kokteyle de katılalım da bunların gününü tebrik edelim derdik. Şöyle bir masanın başında ikimiz kalırdık. Hiçbirisi yanımıza gelmezdi. Karşı masalarda yerler içerlerdi, bize de şöyle istihza edecek şekilde bakarlardı. Biz de birbirimizin elini tutar, "ya sabır, bu günler geçecek" derdik. Bu günler geçti hamd olsun. Bize o gün o hakaretleri, aşağılamaları yapanların hepsi rezil oldu. Allah bizi çok şükür izzet sahibi kıldı ve bu günlere getirdi." ifadelerini kullandı.
ALTIN NESLİN DELİKANLISI (ERDOĞAN), OMZU KALABALIK BİRİNE MGK'DA HADDİNİ BİLDİRDİ
28 Şubat sürecinde Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya'nın, dönemin başbakanı merhum Necmettin Erbakan'a hakaret ettiğini belirten Arınç, "Onun yüzüne karşı ne kadar terbiye dışı bir konuşma yapıldığını gördük. Allah nasip etti 2004, 2005'de ben o zaman MGK'da değilim, Meclis Başkanıyım. Aynı şeyi yapmak isteyen birisine -merak ederseniz sonra kulağınıza söylerim kim olduğunu- o zamanın Başbakanı Tayyip Erdoğan, "Bana bak, otur oturduğun yerde terbiyesizlik yapma. Ben de o imam hatip lisesinin mezunu bir delikanlıyım" cevabını verdi. Bunları yaşamak ve duymak insanın bütün çilelerini unutturuyor. Herkes oturdu, haddini bildi. Öyle ağzını açmış kocaman diliyle iltica, yobazlık, imam hatip bilmem ne. Bunları tehlike olarak gören omzu kalabalık birisine altın neslin bir delikanlısı "ağzımı açtırma bana, otur oturduğun yerde kafamı kızdırma, gelirsem sana şöyle yaparım" diyor. Tutanaklardan okuyabilirsiniz. Allah cesaret sahibini izzet sahibi yapar. Cesaretli olana izzet kazandırır. Bugüne kadar ne yapıldıysa cesaretimizden, dik duruşumuzdan, izzetimizdendir. Allah bizi aziz kıldı, bize hücum edenlerin hepsi rezil oldu." diye konuştu.
BİR KISIM İNSANLAR BAZI OLUMSUZLUKLARA BAKARAK "28 ŞUBAT'TA DA BÖYLEYDİ DİYEBİLİRLER" HAYIR…
28 Şubatların bir daha olmayacağını söyleyen Arınç, şöyle devam etti: "Bir kısım insanlar, bugün bazı olumsuzluklara bakarak 28 Şubat'ta da böyleydi diyebilirler. Hayır, bugünü de dünü de bilen bir arkadaşınız olarak söyleyeyim, bugün birilerinin olumsuz olarak gösterdikleri örneklerin 28 Şubat'a benzerliği yoktur. 28 Şubat'ın dinamikleri farklıdır, bugün yaşanan olaylar farklıdır. Bugün demokrasiyi güçlendirmek için bütün gücümüzle çalışıyoruz ama demokrasiyi ortadan kaldırmak için bir şekilde gizli çalışmalar yapmış örgütlenmiş olanlarla da mücadele etmek mecburiyetindeyiz. Geriye dönüş yok. Bundan sonra ilerisi var gerisi yok. Türkiye, büyük güçlü bir devlet olarak inşallah dünyada eski gücünün daha fazlasıyla söz sahibi olacak. Buna yürekten inanıyoruz." Cihan
