Aydın'ın İncirliova İlçesi'nde 1954 yılında Yunanistan'dan mübadele ile gelen Ekrem Tufan adlı şahıs tarafından açılan sabahçı kahvesinde yakılan kömür ateşi aradan geçen 62 yıldır hiç sönmedi. Tüpün ve elektrikli ısıtıcının girmediği kahvenin kapısı da 62 yıldır hiç kilit görmezken bir bardak çay içmek için 90 kilometre yol gelen kahvenin müdavimleri bile olduğu belirtildi.
Çalıştığı kahvenin kendi çocukluğunda açıldığını belirten Sabahçı Kahvesi'nin çalışanlarından Yaşar Emci, bölgenin bile adını kahveden aldığını belirterek "1954 yılında yol güzergahına Ekrem Amca tarafından bu çay ocağı kurulmuş. O zaman elektrik, tüp bugünkü gibi değil. Odun ateşi var. Haliyle çay da odun ateşinde demlenirmiş. Ekrem Amca 62 yıl önce ocağı yakmış. O gün bugündür bu ocak sönmüyor, kahvenin kapısı da hiç kilitlenmiyor" dedi.
Çevrede büyük iş yerleri, resmi kurum olmasına rağmen bölgenin tamamen Sabahçı Kahvesi olarak bilinip adres tariflerinin bile bu şekilde yapıldığını ve 62 yıldır sönmeyen bu ocak ve kapısı kilitlenmeyen bu kahvede çok kişinin özel anılarının bulunduğunu belirten Yaşar Emci, "Ekrem Amca 1954 yılında Yunanistan'dan gelince kardeşi Hilmi Tufan Amca ile birlikte buraya sabahçı kahvesi açmış. Önce aile fertleri arasında vardiya usulü ile çalışan Sabahçı Kahvesi şimdi biz çalışanlar arasında vardiya usulü ile çalışıyor. 1989 yılında Ekrem Amca'nın kalp krizinden ölen oğlu Esat'ın cenaze günü bile kapanmamış. O gün bugündür kapanmıyor. Bir çay ocağı olmaktan öte burası bir marka oldu. 3. kuşağın çalıştırdığı çay ocağı vasiyet üzerine ne kilitleniyor ne de 62 yıl önce yakılan bu ateş söndürülüyor. Kahvenin pek çok müdavimi var. 90 kilometre yol gelip burada bir bardak çay içip dönenler bile oluyor" diye konuştu.
Bir çok ünlünün de gelip içtiği mekanda çayın kalitesinden hiç ödün verilmediğini geri kalan her şeyin ise 62 yıl öncesine andırdığını belirten Yaşar Emci, "Pek çok işletmelerde yılda bir masa sandalye değiştirilir. Biz eskiyip kullanılmaz hale gelinceye kadar değiştirmiyoruz. Herkes durumdan memnun" dedi.
