Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Öncelikle 1 Haziran'da gerçekleşecek olan seçimlerin hayırlı olmasını diliyorum.
Biz Ağrı'ya nasıl hizmet getireceğiz ona mı oy vereceğiz yoksa ideolojilere mi oy vereceğiz. Buraya birileri geriyor. Sandıkların 13-15 kere sayıldığı iddiası BDP tarafından pomplanıyor. Tamamen yalan ve gerçek dışı. Maalesef BDP bu yalanı yaymak suretiyle bir kez daha kirli siyasete başvurmuştu. Ağrı'da sadece sandıklar bir kez tam olarak sayıldı. İKinci sayımda daha bütün sandıklar sayılmadan hile ve şaibe ortaya çıktı. Seçimler de il seçim kurulu tarafından iptal edildi. Yani ikinci kez bile yeniden sayım gerçekleşmedi.
BDP adeta meydanı terörize etti. Bunu 30 Mart günü akşam yaşadık. Herşeyden önce bu zihniyetin demokrasiye inancı yok. Bu zihniyetin sandığa inancı yok. Bu zihniyetin düşünce özgürlüğüne saygısı yok. Çünkü bunlar bugüne kadar ancak tehditlerle oy almanın yoluna gittiler. Bakınız daha yeni şurada doğu beyazıtta altı tane vatandaşımızı kaçırdılar.
Siyaset yalanla iftirayla her yolu meşru görerek yapılmaz
Açık net konuşuyorum kaçırdılar. Burası bizim Bitlis milletvekilimize ait olan bir işletme. Ardından tehdide başladılar. O ilçeye gitmemesi için tehditte bulundular. Pazar günü orada da seçim var. Bu tehditlerle bir yere varılmaz. İkide bir partinin adını değiştirirsin başka bir işe de yaramazsın. BDP'li belediyelerin şimdi adı HDP oldu iki parti var. Allah aşkına söyleyin şurada Doğu Beyazıt'ta bizim hizmetlerimiz dışında bir hizmet var mı? Şu Ağrı'da ne yapılmışsa biz yaptık ya. Biraz sonra bunların hepsinin dökümanını vereceğim. Marifet iltifata tabidir. Siyaset yalanla iftirayla her yolu meşru görerek yapılmaz.
Siyaset ilkelerle yapılır. Siyaset belli sınırlar dahilinde dürüstlükle yapılır şeffaf yapılır. Size güvenilmez insanlar haber getirdiğinde bunlara lütfen itibar etmeyin. Daha seçim sırasında yalan söyleyenlerin seçimden sonra yalan ve iftira atanların Ağrı'da yönetime gelseler ne tür çirkinlikler yapacaklarını sizin takdirinize bırakıyorum.
Hem komik hem yalan
Ne diyorlar? 30 Mart'tan sonra Ağrı'ya 15 bin polis gönderildi diyorlar. Allah aşkına nerede bu polisler ya. Gösterin biz de görelim. Hepsi A'dan Z'ye yalan. 30 Mart'tan sonra Ağrı'da 2 bin gencin askere götürüldüğünü söylüyorlar. Hem komik hem yalan.
Mesele Sırrı Sakık meselesi değil, Sırrı Sakık fanidir. Bugün var yarın yok. Mesele mensubu olduğu zihniyettir. Biz o zihniyete bakarız. Tayyip Erdoğan'da fanidir. Bugün var yarın yoğuz. Baki olan hedefler için fanilere lütfen kanmayın. Bu çok önemli. Bizim baki olan hedefimiz nedir? Ağrı iline hangi anlayış hizmet verebilir? Doğubeyazıt'a bak yanında örnek. Afedersin pislikten geçilmiyor. Belediyecilik yok. Ama hala Doğubeyazıt'ta BDP var. Niye tehditle...
Hanım kardeşlerimizi evlere kilitliyorlar. Sandığa göndermiyorlar. Çünkü biliyorlar ki hanım kardeşlerimiz sandığa giderlerse o sandıklar farklı çıkacak. Ama inanıyorum ki hanım kardeşlerim bu engelleri aşacak. Onlardan ayrı bir sıçrama bekliyorum. Kale içerden fethedilir. Siz bizim ablalarımızsınız. Pensilvanya'nın da ablaları var. Bu ablalar biliyorsunuz kimlerle ortak çalışıyor. Onlara sandıkta gereken dersi verelim. Siyaset hizmetle planla projeyle yapılır.
Soma'da elim bir kaza meydana geldi. O kazaya koştuk yaraları sardık. 30 Mart'ta zafer kazandık birinci parti olduk artık dinlenelim demedik. Millet bize yetki verdi biz de daha bir aşkla coşkuyla heyecanla büyük Türkiye yolculuğumuzu sürdürüyoruz.
Neymiş çatı kuruyorlarmış
Emekli siyasetçileri ziyarete başladılar. Neymiş çatı kuruyorlarmış. Bu çatı cumhuraşkanı olacakmış. O çatı 30 Mart'ta uçtu gitti. Bunların oturdukları binanın damı yok damı. Bu millet kendisini kucaklayacak insanı gayet iyi biliyor. inşallah kısa bir süre içinde Haziran ayı içinde inşallah Mayıs diye planlamıştık ama Haziran içinde adayımızı açıklayacağız. İstişarelerimizi yapıyoruz inşallah ardından ismimizi adayımızı açıklayacağız. Dün Meclis başkanımızla dertleştik konuştuk. Bunlara devam edeceğiz. Kanaatler alacağız. Kamuoyu araştırmalarımızı yaptık yapıyoruz. En ideal neyse halkımızın isteği istikametinde kararımızı vereceğiz.
Burada karşımızda kim var? BDP... Ben sizden meydanda yuhlamaktan çok sandıkta netice istiyorum. Bak beyler hanımlar kadar sesiniz çıkmıyor. Ona göre... Hanım kardeşlerim şurada üç gün. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Kapı kapı bu işi anlatmaya var mıyız? Beyler var mıyız? Bizi tehdit ediyorlar demeyeceksiniz. İnsan inancı uğruna düşünceleri uğruna namusu uğruna ki bizde sandık namustur bir kere ölür bir kere...
Biz kimin ne yaptığını çok iyi biliyoruz
Dün grup konuşmamda BDP'ye HDP'ye seslendim. O kaçırılan çocukları siz alıp geleceksiniz dedim. Çünkü onlar bu adresleri çok iyi biliyor. Kimin ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Teslim etmemeleri halinde biz de iktidar olarak B ve C planımızı uygulamaya koyacağız. İşte burada Doğubeyazıt'ta 6 vatandaşımızı kaçırdılar. Kaçıranlar belli. Bölücü terör örgütü. Siyasi görüntüsü parlamentoda BDP-HDP... Niye? Zaman zaman gidip alıp geliyorlar ya. Nasıl alıp geliyorsunuz? İşbirliği içindesiniz de onun için. Biz kimin ne yaptığını çok iyi biliyoruz.
Sen insanları öldürmeye harcıyorsun
Vahit Kiler devlete vergi veriyor bize de vergi verecekmiş. Sana neyin vergisini verecek. Bunlar nereye soksak girer. Ne dersen var bunlarda. Alın teri dökmeden hizmet vermeden haraç istiyor haraç. Bana da vereceksin diyor. Arkadaşlarıma söyledim kesinlikle vermeyeceksiniz dedim. Bu mücadele bir onur ve haysiyet mücadelesidir. Alın teriyle çalışan insanların siz kalkıp da kaçırmaya yönelirseniz bana da vergi vereceksin diyeceksin, devlet bu vergiyi yola okula harcıyor, sen nereye harcıyorsun? Sen insanları öldürmeye harcıyorsun. Öyle mi?
Ölelim ama bir kere ölelim. Onurumuzla haysiyetimizle ölelim. Ama sandıktaki o onuru Pazar günü sandıkta kurtaralım.
Çocukların dirilerine sahip çıkmazlar, ölülerini istismar ederler. Artık akan kan ve gözyaşı dursun diye mücadele ediyoruz.
Yeni bir haber aldık. Duyduk ki Pensilvanya benimle ilgili ailemle ilgili bir film hazırlıyorlarmış. Bu film için bana uygun bir artist bulamamışlar. Çocuğuma benzer bir artist henüz bulamamışlar. Halbuki Hollywood'a gitmelerine gerek yok. Kendi içlerinde bunu başaracak artistler var. Var var oradan çıkarırlar. Fakat bu tuzakların hiçbir tutmuyor tutmayacak. Şimdi diyorlar ki hesap şu. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesine bu filmi yetiştireceklermiş. Onun gayreti ve hesabı içindeler.
17 Aralık dediler tutmadı 25 Aralık dediler tutmadı. 30 Mart dediler gene tutmadı. Şimdi de 10 Ağustos diyorlar. O zaman da Allahın izniyle yine tutmayacak ben buna inanıyorum.
Pensilvanya'ya kaçmış olan zat çözüm sürecini sekteye uğratmak için elinden geleni yaptı. Adeta terör başlasın yeniden kan aksın diye her türlü tahriki yaptılar. Hatta bazı yazar müsveddeleri gitti terör örgütüne terörü yeniden başlatın diye akıl dahi verdi. Ama benim Ağrılı kardeşlerim bu oyuna gelmedi.
İstanbul'u nasıl başarıyla yönettiysek aynen Ağrı'da da yeni bir anlayışı hayata hakim kılacağız.
