Ali Babacan’ın açıklamaları üzerine Rotahaber, Bank Asya çevrelerinden konunun mahiyetini araştırmak istedi. Editörlerimizin amacı, okuyucuları ile görüşmelerin hangi aşamada olduğuna dair ayrıntılı bilgiler paylaşmak idi.
Aldığımız bilgiye göre, Ziraat Bankası’nın Bank Asya’ya satın alma ile ilgili herhangi bir başvuruda bulunmamış. Banka çevrelerinin bu konuda paylaştıkları bilgi, “Böyle bir başvuru olsa idi, banka yönetiminin hiç zaman kaybetmeden Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) bu durumu bildirmesi gerekirdi. Başvuru olmadığı için KAP’a da böyle bir bilgi paylaşımı yapılmadı” şeklinde oldu.
Ayrıca, Katar Islamic Bank ile ilk baharda yapılan ortaklık girişimi çerçevesinde Eylül ayına kadar münhasırlık anlaşması bulunuyor. Katar Islamic Bank, görüşmelerden bütünüyle çekildiğini açıklamadan bu tarihten önce Bank Asya’nın bir başka kuruluş ile görüşmesi mümkün değil.
“AÇIKLAMADAN AMAÇ ALGI YÖNETİMİ”
O zaman akıllara gelen sorunun cevabını aramaya çalıştık. “Ziraat Bankası’nın Bank Asya’ya böyle bir başvurusu yoksa, Babacan bu açıklamayı niçin yapmış olabilir?” Banka çevrelerinden aldığımız bilgi, bu tür haberlerle bir algı operasyonu yapılmaya çalışılıyor ve banka ile ilişkisi olanlar ürkütülmeye çalışılıyor tarzında oldu.
Banka yöneticileri, Bankalar Yasası uyarınca kamu tarafından peşpeşe yapılan denetimlerde bugüne kadar bir tane olumsuz rapor tutulmadığı daha önce kamuoyu ile paylaşılmıştı.
İLK AÇIKLAMA BABACAN’DAN GELDİ
Öte yandan, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, gün içinde yaptığı açıklamada, Ziraat Bankası'nın Bank Asya'yı satın alma konusunda görüşmeler yaptığını belirtmiş ve "Henüz bu görüşmeler neticelenmedi ama neticelenirse bizim arzu ettiğimiz bir şey oluşur. Ziraat Bankası, Bank Asya'yı satın alırsa böylece kamunun bir katılım bankası olmuş olur" ifadelerini kullanmıştı.
