MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli Kadirli'de halka hitap etti.
İşte Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları
AKP'ye komplo mu yapılmıştır yoksa AKP komployla mı kurulmuştur? 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra 58. hükümet kurulmuştu. 58. hükümeti kuran ve başbakan olan şimdiki cumhurbaşkanı sayın Abdullah Gül'dür. Neden Abdullah Gül'dür.. Çünkü Sayın Recep Tayyip Erdoğan milletvekili olma yeterliliğine sahip değildi. Ama partisi iktidar olacak bir çoğunluğu alınca hükümeti yakın arkadaşı Abdullah Gül kurmuştur. O zamanki Cumhurbaşkanı da hükümeti kurma yetkisini sayın Abdullah Gül'e vermiştir. Böylece 58. hükümet kurulmuştur. Aradan zaman geçmiştir. 14 Mart 2003 tarihinde bu kez Recep Tayyip Erdoğan tarafından 59. hükümet kurulmuştur. Başta AKP'ye oy vermiş destek vermiş kardeşlerim hep beraber bir düşünelim. 14 Kasım 2002 ile 14 Mart 2003 tarihinde milletvekili olmak yeterliliğine sahip olmayan AKP genel başkanı ne olmuş da 59. hükümeti kurmuştur. Burası karanlık bir aralıktır. Sayın Erdoğan'ın simit yeyişinden tutun altı delik ayakkabılarla futbol maçlarıyla mahalle aralarında yetiştiğini ballandıra ballandıra anlatanlar bu 116 günü neden anlatmazlar? Bu 116 günde ne olmuştur? Bir tane milletvekili Siirt'ten istifa ettirilmiştir. Boşalan vekilliğin yerine yasa değişikliği ile ara seçim yaptırılmıştır. CHP de buna destek vermiştir. Sonra ara seçimle birlikte Başbakan milletvekil olmuş ve Ankara'ya gelip Abdullah Gül'ün istifasıyla yeni hükümeti kurmuştur. Bu nasıl bir kuvvettir. Nasıl bir iç ve dış odaktır. Milletvekili olamayana hemen çözüm buluyorlar. Sonra milletvekili oluyor kalkıyor başbakan oluyor. Ardından da 59. 60. ve 61. hükümetleri kuruyor.
Değişim ve dönüşüm için geldik diyor.. Dün Milli görüş çizgisinden gelmediniz mi? Bu millet birden bire size nasıl yöneldi? Merhum Necmettin Erbakan ve onun otuz yıllık dava arkadaşalrı yerine bu millet aniden kıvrılıp size doğru nasıl yöneldi. Hangi kuvvet bunu size yöneltti. Bundan neden bahsetmiyorsunuz... Bir komplo ile yeni bir iktidar yeni bir parti oluşurken bundan bahsetmiyorsunuz da 100 günden beri bana komplo kuruluyor diye niye sızlanıyorsun. Sen zaten komployla gelmişsin. Komplo sana yabancı değil. Belki de seni getirenler acaba şimdi komplo ile mi götürmek istiyor?
100 günden beri paralel devletle haşhaşilerle alçaklarla hainlerle bizi görevden uzaklaştırmak istiyorlar diye ağlıyorsun sızlıyorsun da bu komplonun ne olduğunu söylemiyorsun. İlkini söylemiyorsun... Şimdiki komployu nasıl öğrenecek bu millet? Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 aralıktan sonra başgösteren yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda yargı ve savcıya güvenerek bağımsız yargıyla sonuçlandıracak bir adım atılırsa değerli vatandaşlarım o zaman Erdoğan'ın durumu netleşir. Nasıl netleşir? Acaba komplo var mı bu ortaya çıkar. Paralel devlet var mı bu ortaya çıkar. Yolsuzluk ve rüşvet var mı bu ortaya çıkar. Yolsuzluk ve rüşvetin içinde dört bakan ve çocukları var mı bu ortaya çıkar. Veya bu iktidarın bürokratlarından biri olan Halkbank genel müdürünün dört buçuk milyon doları ayakkabı kutusunda niçin sakladığı gerçeği ortaya çıkar. İran'dan gelen ne olduğu hiç bir bilgiye sahip olunmayan İran'dan gelen bir uşak bir şarlatan dört bakanı avcunun içine almış. 187 milyon lira rüşvet ödemesinde bulunmuş. Kara para aklama altın kaçakçılığı kamu ihalelerine fesat ve AKP döneminde haram üzerine beslenen iktidarın yanaşmalığına yapan ve Türkiye'nin en zengin insanları arasında sayılan insanların haramla mı helalle mi bu hale geldikleri ortaya çıkar. Buna var mısın Erdoğan? Oğlun Bilal'i de yanına alarak el ele tutuşarak karakola gidip hakkımızda çok şey söyleniyor biz aklanmaya geldik komser bey bizi savcıya götür diyebiliyor musun?
Yoksa görevden alınan hakim ve savcıların toplam sayısı 784'ü bulmuştur bu savcıları neden değiştirdin acaba? Bu hakimleri neden değiştirdin acaba? 17 Aralık'ta yapılmış olan sorgulama sonrasında tutuklananlar nasıl oldu da tahliye oldu? Hangi savcılar görevden alındı hangileri geldi... Hangi nöbetçi hakimlere dosya gönderildi bunların hepsi nasıl çıktılar? Bunları aydınlatmadan senin partinin adı ak olmaz... Artık sen kapkara bir partisin...
Adaletin terazisi bozulmuş. Güven kalmamış inandırıcılık yok. Adalet terazisini bir tarafta yolsuzluk ve rüşveti bir tarafa da 30 Mart seçimlerini koyarak bu teraziyi tarttırıp 30 Mart'ta çıkacak sonuca göre aklanacağını zanneden Sayın Erdoğan kendin de inanmıyorsun. Senden bunun hesabını bu milletin er geç soracağını biliyorsun. Gece gündüz televizyonlarda milleti aldatmaya devam ediyorsun. Her gün de sabahtan akşama kadar bunların tekrarı ediliyor. Tamamen adalete güvenseydin Türkiye'yi 100 günden bu yana meşgul etmeseydin. 4 gün sonra seçim olacak. Bu seçimde bu aziz millet aldandı mı kandırıldı mı bunu sana gösterecek!
Sen kimsin ki bizi aldatıyorsun. Senin böyle olduğunu bilseydik. Yani Milli Görüş gömleğini zaten çıkarttığını söyledin. Onu çıkartıp o gömleğin asli sahibinin Saadet Partisi olduğunu anladıktan sonra sen çıplak gezecek halin yok. Sana birileri bir gömlek giydirdi. Bu gömlek hangisiydi acaba? Bu amerikadan gelen bir gömlek. Önünde Avrupa Birliği arkasında da ABD yazıyor. Sen hala bu gömlekle mi geziyorsun? Ondan sonra kalkıyorsun şundan bundan bahsediyorsun. Bazı şehirleri öne çıkarıp kendini aklamaya çalışıyorsun. Artık Erdoğan sen bittin. Senin siyasi ömrün tükendi. Sen kendini yakacak yanlışlara doğru hızla gidiyorsun. Herkese hakaret ediyorsun. Herşeyi ben bilirim diyorsun. Twitterleri yasaklıyorsun. Bilmem ne yapıyorsun. Bu twitterlardaki kuşlar uçmaya başladı. Ama bizim kara şalvarlılar her zaman şalvarın yanında bir kuş lastiği bulundurur. Bu kuşların hepsini teker teker avlayacaksınız. Twitterlardan ne çıktığı hep baraber göreceksiniz.
AKP'ye oy vermiş aziz vatandaşlarım sizlerin varlığı şerefi gelecek için yaptığınız fedakarlıklar bu millet için her gayreti gösteren aziz millet evlatları. Sizler ayakkabı kutusu partisine sığamazsınız! Onun için demokratik yoldan bir çıkış bulmalıyız. Demokratik yoldan çıkış seçimdir. En yakın seçim 30 Mart'tadır. O halde 30 Mart'ı önemsemeliyiz.
Her yolu deniyorsun Erdoğan. Ama artık çıkışın kalmadı. AK Parti olduğunu iddia ediyorsun. Ama partinin üzerine Amerikan bezi örttüğün yeni anlaşıldı. Sana vatandaş AKP diyordu bize AK Parti deyin dedin. O zaman herkes sandı ki bunlar temiz siyaset düşünüyor herhalde. Onun için AK diyor zannettiler. Ama 17 Aralık'tan sonra bulgur kazanının ateşteki kapkara halini de geçtiniz. AK Parti mi kaldı... Kazan dibi gibi kapkara oldunuz!
Sandığa vardınız oy pusulasını açtınız şöyle gözünüzle süzdünüz... Üç hilali gördünüz. Onu gördüğünüz an bakışınız artık kurt bakışı olmuştur. Hilal'den bir tanesine vuruyorsunuz bu Ömer Tarhan için diyorsunuz... İkinci hilali de Kadirli için diyorsunuz. Üçüncü hilali de MHP için vuruyorsunuz. Kadirli'de MHP'yi Ömer Tarhan'ı sizlerden istiyorum.
4 gün içinde her türlü tahrik ve kışkırtma olabilir. Aranıza masumca gelip hele hele şimdi şu kurtu yapmayan kaldı mı? Ama televizyojnda bir bakın gerçeğini göreceksiniz. Bize göre kurt şudur. Ama bunlar yaparken burnu kesik BMC gibi... Bu kurtu bu şekliyle yapanlar kimler? Şu vaziyette ABD'deki Heavy Metalcilerdir bunlar. Bush'un kızı da bunu yapıyor böyle... CHP Genel Başkanı Kurdun ne olduğunu bilmediği gibi burnu kesik kurt ile oy avcılığı yapıyor. Bülent Arınç da çıkmış bunun ukalalığını yapıyor. Bunlara Kurdun ne olduğunu gösterecek misiniz? Allah sizden razı olsun!
