Kahramanmaraş'ta 8 yaşındaki down sendromlu Kerem Yerhan, anne sevgisiyle engelleri bir bir aşıyor.
8 yıl önce oğulları Kerem'in dünyaya gelmesiyle hayatları tamamen değişen Zeynep Yerhan (33) ve eşi Harun Yerhan (39), down sendromlu insanların diğer insanlardan farkının olmadığını gösterdi. Onikişubat ilçesi Haydarbey Mahallesi'nde ikamet eden Yerhan ailesi, sadece sevgiyle down sendromlu çocuklarının piyano, futbol, yüzme, resim ve birçok sosyal ve kültürel aktiviteyi başarıyla gerçekleştirdiğini söyledi.
Kerem'le birlikte 7 yaşında Ayşe Melek adlı bir kızı olan Zeynep Yerhan, down sendromlu çocuk sahibi ailelerin başarıyı ilk olarak bu durumu kabullenmekten geçtiğini söyledi. Yaşadığı tüm yoğunluğa ve iş hayatına rağmen oğlu Kerem'e her gün sevgi aşılayan Zeynep Yerhan, kendisiyle aynı durumda olan ailelerin hayatlarını bu şekilde kabullenmelerinin gerekliliğine değindi. Aynı zamanda Kahramanmaraş Down Sendromlular Derneği Başkanlığı görevini yürüten Yerhan, "Doğumdan önce böyle güzel bir sürprizle karşılaşacağımızı bilmiyorduk. Güzel bir sürpriz diyorum ama o süreç biraz sancılı geçebiliyor. Neticenin ne olduğunu bilmediğimiz bir test süreci yaşadık. Bu aşamada kaygılarımız, endişelerimiz, bizi neler beklediğine dair soru işaretleri vardı. Test sonuçlarını beklediğimiz o kaygılı süreçte hiç unutamadığım bir anıyı paylaşmak isterim. Babam bir gün geldi ve dedi ki; "Hiç merek etmeyin netice ne olursa olsun biz bunu sevgimizle aşacağız" dedi. Aslında işin sırrı bu. Bu kelime bana anne bekleyişi içerisinde çok büyük destek verdi. Sevgi inançla birleştiğinde bu durumu o an kabullendim. 8 yıllık böyle bir hikayemiz var. Sabahın erken saatlerinde başlayan günümüz bu sebeple çok yoğun geçiyor. Oğlumla yüzmeye gidiyoruz, dernek faaliyetlerine katılıyorum ve aynı zamanda eczacılık mesleğimi sürdürmeye çalışıyorum. Diğer evladım meleğimle ilgileniyorum" dedi.
Bu durumda olan ailelere çağrıda bulunan Yerhan, "Böyle özel çocuğu olan bazı aileler kimi zaman yanlarında bulundurmak istemiyorlar, toplumdan saklayabiliyorlar. Çocuklarımızı saklamak yerine onlarla hareket edelim. Bu durumda eğitim çok önemli. Toplum hayatına adapte etmek ve arkadaşlarıyla mutlaka bir araya gelmesi lazım. Toplumun her alanında sizle olmadan bu iş yürümez. Çocuklarımız da kendini geliştiremez ve ortaya koyamaz. Biz bu ilerlemeyi her an yanımızda olmasıyla başardık. Biz evladımızın her zaman yanımızda olmasıyla etrafımıza bu mesajı verdik. Zaten aile olarak bu kabulü etraftakiler fark edince onlar da çocuğunuzu sizden önce kabul ediyorlar" diye konuştu.
