• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • İstanbul 22 °C
  • Ankara 28 °C
  • İzmir 23 °C

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Burdur İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek, partililerle buluştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Burdur İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek, partililerle buluştu.

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafından 12 Eylül olaylarının anlatıldığı Kafes Filmi'nin söyleşisine katılmak üzere Burdur'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Burdur İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek, partililerle buluştu. Burada bir konuşma yapan Özdağ, "Türkiye 12 Eylül öncesi bir cinnet müstatilini yaşadı, sağ sol kavgasını yaşadı vesayetçiler Türkiye'de 92 yıllık Cumhuriyetin gelişmesini ve kalkınmasını istemediler. Demokrasiyi içselleştirmemizi istemediler" dedi.

Türkiye'nin geçmişten günümüze farklı isimlerle darbe girişimleri yaşadığını anlatan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, "Bizim bu topraklarda yaşamamız için üç şeye ihtiyacımız vardı. Büyük ekonomiye, büyük orduya, ama demokrasiye ram olmuş orduya, demokrasiyi içselleştirmiş orduya, bir sare hastalık gibi darbe hastalığına musallat olmuş ordulara değil, büyük demokrasiye ihtiyacımız vardı. Bunları gerçekleştirmek için Gazi Mustafa Kemal'le beraber bütün siyasi partiler çalıştılar. Özellikle çok partili hayata geçtikten sonra Menderes döneminde kalkınma ve demokrasi hamleleri oldu. Vesayetçiler hemen devreye girdiler. Egemen güçler daima taşeron kullanırlar. O zaman da bizim ordumuz içerisindeki maalesef cuntacılar devreye girdi ve Menderes'i bir gece yarısı darağaçlarında tarttılar, kör kuyulara attılar ve bizim kalkınma hamlemizi akamete uğrattılar. Bu darbeler, 1971, 1980 ve 28 Şubat Postmodern darbe şeklinde devam etti. Bizim iktidarımız döneminde de Sarıkız, Ayışığı, Balyoz, Ergenekon gibi darbe girişimleri ile devam etti. Bu darbeler bizim ekonomimize, demokrasimize bizim kültürel hayatımıza zarar verdi. Bir millet kültürüyle ayakta kalır. Kültürümüz varsa orada demokrasiniz ve ekonominiz olur. Türkiye'de sadece Ordu mensupları darbe yapmadılar. Zaman zaman kirli medya patronları ve onların şantajcı uzantıları, zaman zaman da kirli ve şantajcı sermayedarlar ve onların uzantıları iktidarları daima terbiye etmek istediler. Sandıkla gelenler Sandıkla giderler demediler. Meclise gelenler, mecliste hükümet olanlar, milletle iktidarlarını paylaşmaları gerekirken maalesef "bunlar" iktidarları paylaştılar. Millete tavşanın suyunun suyunun suyu kaldı. Ama ne zaman ki Menderes direndi, asıldı, Ne zaman ki Özal direndi ömrü vefa etmedi, Ne zaman ki Erbakan ve Muhsin Yazıcıoğlu direndiler onlar da on bir ay iktidarda kalabildiler, ardından da Recep Tayyip Erdoğan geldi, direndi 14 senede 11 seçim kazandı. Böylece 11 seçim kazanan bir parti direndi. Demokrasinin ve İnsan Hak ve Özgürlüklerinin alanını genişletmek, siyasetin seviyesini yükseltmek, siyaseti aynı zamanda kaliteli hale getirmek için çaba sarf etti. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları bir yandan ibadet ettiler, bir yandan hizmet ettiler, bir diğer yandan da şeytan taşladılar. Vesayetçilerle uğraştılar" diye konuştu.

"DARBE GİRİŞİMLERİ OLMASAYDI, BÜYÜK ÖLÇEKLİ DEVLET OLURDUK"

Türkiye'nin darbe girişimleri sonucu büyük zarar gördüğünü anlatan Özdağ, "Parlamentoda iç tüzüğün tüm azizliğine rağmen 14 senede bin 500'e yakın kanun çıkarttık. Sabahalar kadar çalışarak. İnşallah orta ölçekli olan Türkiye'yi büyük ölçekli yapabilmek için mesafe kat edeceğiz, birlikte koşacağız. Türkiye'yi Menderes, Özal, Erbakan, Çiller, Muhsin Yazıcıoğlu dönemi ve özellikle Sayın Recep Tayyip Erdoğan döneminde paramızı ve pasaportumuzu kıymetli hale getirerek biz Türkiye'yi orta ölçekli devlet yapabildik. Eğer vesayetçiler olmasaydı çoktan Büyük Ölçekli Devlet olurduk. Önümüze çıkıp darbe girişimlerinde bulunmasaydılar, 17-25 Aralık, Kobani, Gezi olayları dahil biz çoktan 20-25 bin dolar kişi başı milli gelire kavuşabilirdik. Şimdi önümüzde 4 yıllık bir dönem var. AK Parti yüzde 49,5'la 317 milletvekili ile iktidar oldu. Muktedir olacağız kardeşlerim. İktidar olmak önemlidir ama muktedir olabilmek daha önemlidir. TBMM'nin üzerinde irade yoktur diyebilmektir. O'nun üzerinde başka bir güç yoktur. Demokrasilerde bütün senaryoyu halk yazar, bütün rolleri halk dağıtır. Kimin iktidar, kimin muhalefet olacağına, kimin ana muhalefet olacağına 1 Kasım'da olduğu gibi halk karar vermiştir" dedi.

TERÖRLE MÜCADELE

Türkiye'nin terörle mücadele konusunda kararlı olduğunu yineleyen Selçuk Özdağ, "Bireysel özgürlüklere "evet', ama kollektif özgürlüğe "hayır'. Kürtçe mi konuşacaksın konuş kardeşim, yazacak mısın yaz kardeşim, propaganda mı yapacaksın, Zazaca, Soranice, Goranice söyle yap kardeşim, okul mu açacaksın aç kardeşim, buyur her türlü bireysel özgürlüğü sağlıyoruz. Meclis bunun için var. Ama "ben özerklik ilan ederim', "öz yönetim ilan ederim', "Fıratın öbür tarafında Kürdistan ilan ederim, bu tarafta beraber yaşayalım" gibi teranelere zırvalara ve hezeyanlara karnımız tok. Bu topraklar bir bütündür. Bütün partiler milli bütünlük içinde siyaset yapacaklar. Tek vatan Tek Devlet, Tek Bayrak ve tek milletle siyaset yapacaklar. tek millet, farklı etnik yapılardan geliriz ama tek millet oluruz. Milletle, etnisite ayrı şeylerdir. Onun için güneydoğu Anadolu'da vatandaşımıza zarar vermemek uğruna biz birazcık zayiat vererek yürüyoruz ve o orada teröristleri o bölgeden temizleyeceğiz inşallah. Kesinlikle temizleyeceğiz bundan emin olun. Türkiye büyük devlettir. Kendi silahını yapan, kendi uçağını yapmak için yola çıkan, tankını yapan, arabasını yapmak için yola çıkan, cep telefonu yapan, daha güzelini yapmak için yeniden yola çıkan, bütün silahlarını yapabilen, uydusunu yapabilen, insansız hava uçağını yapabilen Altay Tankı'nı yapabilen ve aynı zamanda atak helikopterini ve motorunu yapmak için yola çıkan bir Türkiye…" dedi.

TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİ

Türkiye ve Rusya ilişkileri hakkında da konuşan Özdağ, Rusya'yı aklı selimliğe davet etti. Rusya ile ilişkileri sakin bir şekilde konuşarak halledilmesi gerektiğini dile getiren Selçuk Özdağ, "İnşallah Rusya ile olan problemleri biz uhulet ve suhuletle konuşarak halletmek istiyoruz. Rusya, Orta Asya'dan itibaren bizim komşumuz. Tarih sahnesine çıktığımızdan beri komşumuz. Maveraünnehir de, Azerbaycan da komşumuz, şimdi Anadolu da komşumuz, biz burada bunları konuşarak diplomasi dili içerisinde halletmek istiyoruz. Her iki ülkenin de zararları olur maddi olarak manevi olarak, olmasın istiyoruz. Bu noktada aynı Suriye'nin yöneticileri nasıl ki orada kalmamaları gerekir diyorsak, Rusya'nın yöneticilerini de aklıselime davet ediyoruz. Daha sağlıklı siyaset yapmaya, daha sağduyulu siyaset yapmaya, dünya gerçeklerini doğru okumaya davet ediyoruz. Biz bunu yapıyoruz Türkiye olarak çünkü büyüyen ve gelişen bir Türkiye'yiz, biz Türk dünyasının da, Arapların da, Müslüman kürtlerin de, Balkanların da ümidiyiz. Afrika'daki mazlumların ve masumların da ümidiyiz çünkü biz büyürsek onlar da büyüyecekler, biz küçülürsek onlar da küçülecekler " dedi.

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

Kaynak: Haber Kaynağı
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim