• BIST 9645.02
  • Altın 2406.222
  • Dolar 32.5865
  • Euro 34.7883
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 24 °C

Adnan Polat'tan Türkiye'nin Enerjide Dışa Bağımlılıktan Kurtulması İçin Reçete

Adnan Polat'tan Türkiye'nin Enerjide Dışa Bağımlılıktan Kurtulması İçin Reçete
Türkiye'nin tercihini yerli ve yenilenebilir enerjiden yana yapması gerektiğini söyleyen iş adamı Adnan Polat, "Rüzgârda Türkiye yatırım modelini değiştirerek hedefe ulaşabilir" diyor.

Eleketrik üretiminde doğalgazın payını hafifletmeye çalışan Türkiye'nin, yenilenebilir enerji dönüşümüyle dışa bağımlılıktan kurtulması mümkün.

Yenilenebilir enerji sektöründeyse son dönemde yatırım modeli ve devlet destekleri gündemde.

Düşen elektrik fiyatları nedeniyle, döviz cinsinden alım desteği sunan YEKDEM'e tabi santral sayısında büyük artış yaşanması sonucunda, bazı desteklerde değişikliğe gidilebileceği konuşuluyor. Enerji sektörü temsilcileri, yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmak için devlet destek mekanizmasının devam etmesi ve mevcut yatırım modelinde değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunuyor. Türkiye'nin ilk rüzgâr enerjisi yatırımcılarından Adnan Polat, "Büyüme hızı düşünce ve petrol ile gaz fiyatlarında düşüşler başlayınca, arz-talep dengesi bozuldu ve ilk defa enerji fazlası ve ucuzluğu oldu. Ama eğer uzun vadeli planımızı yapıyorsak bununla ilgili Türkiye olarak bir karar vermemiz lazım. Burada bir yol ayrımında olduğumuzu söyleyebiliriz; Türkiye bu kararını yenilenebilir enerjiden yana yapacaksa, gereğini yapmalı. 'Önümüzdeki 30 yılın projeksiyonu bu' deyip, kesin kaideler, kuralları koyup, değiştirmeden, bunun arkasında durmalıyız" diyor.

150 MİLYAR $ TASARRUF

Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, Türkiye'nin orta-uzun vadeli enerji yol haritasını belirlemek zorunda olduğu bir dönemden geçtiğini vurgulayarak, şöyle konuşuyor: "Rüzgâr enerjisinin birinci gününden itibaren varız. Şu andaki rüzgâr enerjisinin belirlenen hedefi 2023'e kadar 20 bin MW yapılması. 8 yıl var ama henüz 4.700 MW'tayız. Rüzgârda mevcut yarışma modelinin uygun olduğu kanaatinde değiliz. Belirlenen hedef, 10-20 MW'lık tesislerle varılabilecek bir hedef değil. Üst düzeyde ön yeterlilik koyup, gerçek yatırımcıları tespit edip, onlara yüksek kapasitelerde lisans verip, o yatırımları yaptırmak lazım. Devletin hedefi, 2023 hedefi olan bu 20 bin MW'ı yapıp, hiç olmazsa her yıl minimum 3 milyar dolar ödeyecekleri doğalgaz bedelinden tasarruf etmek olmalı. Bu tesislere 40-50 yıllık lisans verildiğine göre yıllık 3 milyar dolar deseniz 150 milyar dolar tasarruf anlamına geliyor."

ARPA BOYU YOL GİTTİK

Enerji Bakanlığı ve EPDK'nın büyük çaplı yatırımları yapabilecek firmaları bildiğini söyleyen Polat, "Şu ana kadar 10 bin MW'ın üstünde lisans verildi ama hayata geçen 4.700 MW. 15 senedir gidebildiğimiz yol, az gittik, uz gittik, arpa boyu yol gittik gibi. Çünkü beklentiler daha yüksekti. 20 bin MW hedefine lisanslama modeli değiştirilerek hala ulaşılabilir. Almanya ile aynı dönemlerde başladık. İki ülkede de yenilenebilir enerji sıfırdı. Almanya güneşte 40 bin MW'a ulaştı. Üstüne üstlük Almanya'da güneş faktörü bizim yarımız kadar. Türkiye'de güneş enerjisi, lisanssız olarak 500 MW ancak olmuş. Rüzgârda da Almanya 40 bin MW'a dayandı. Belki ilk yatırım biraz pahalı gibi geliyor ama bu tesisler 50 yıllık tesisler olacak. Bakıyoruz petrol üreten ülkeler hepsi güneş enerjisi yapmaya başladı. Bu işe girdiğimiz tarihten beri 20 yıldır savunduğumuz bir şey var, Türkiye olarak yerli kaynaklarımıza dönmeliyiz" diyor. 
Fabrika kurmayahazır firmalar var

Polat, yenilenebilir enerjide büyüme hızlandıkça Türkiye'de makine ekipman üretimlerinin de hızlanacağını kaydederek, "Şu anda kanat fabrikası, kule fabrikası var, fakat esas türbin jeneratör fabrikası kurmaya hazır firmalar var. Yarın ortam müsait olsa gelip yatırımı yapacaklar, biz de dâhil. Bu yatırımlar yapılsa, istihdamın yanında, teknoloji transferi olacak, ihracat imkânı olacak. Bugün İzmir'deki kanat fabrikasından Japonya, Almanya, Kanada ve Amerika'ya ihracat yapılıyor ki yatırımı yapan da Alman firması. Yüzde 80'ini ihraç ediyor çünkü Türkiye'de şu anda tüketemiyor, kapasiteyi kullanmıyor" diyor.

DESTEK SÜRESİ 5 YIL UZASIN

Devletin, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimine sağladığı alım desteği 10 yıllık ve bazı santraller için süre dolmak üzere. Polat, bu konuda "Alım garantileri bittiği için 10 yılı doldurmuş ve doldurmakta olan santrallerde büyük bir endişe var. Krediler aşağı yukarı 15 yıllık. Destek mekanizması ilk kurgulandığında, teşvikler bittiğinde piyasa fiyatları ile benzer fiyatlar olacağı yönünde beklenti vardı. Özellikle petrol fiyatlarının düşmesiyle elektrik fiyatları çok aşağı indi. Alım garantili fiyatlarla bugünkü elektrik fiyatı arasında 2.5-3 dolar/cent'lik bir fark oluştu. Destek süresinin 5 yıl daha uzatılması lazım" yorumunu yapıyor.

BİR KURUŞ TEMETÜT DAĞITAMADIK

Tam da o 2.5-3 cent'lik fark nedeniyle birçok santralin spot piyasada elektrik satmak yerine, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması YEKDEM'e yöneldiğini ve ortaya çıkan maliyet nedeniyle, bazı destek miktarlarında değişikliğe gidilebileceğinin kulislere yansıdığını sorduğumuzda Polat, "Bizim en eski santralimiz 8 yıllık, daha bir kuruş temettü dağıtamadık. Dolayısıyla bu fiyatlar, yatırımlar ve fiyatlandırmayı düşündüğünüz vakit karlar elde edip de cebimize para koyan yatırımcılar değiliz. Ama burada bu değişiklikler olursa ve alım destekleri azaltılırsa, mevcut yatırımlar da zora girer ve borçlarını ödeyemez. Bankalar da finanse etmez. Belki kısa vadede biz zannediyoruz ki bu yatırımlar pahalıdır ama 30 yıllık sürece baktığınızda bu yatırımlar ülkeye inanılmaz katma değer getiriyor. Yakıt maliyeti olmadığından bu santraller ekonomiye durmadan vergi üretir hale geliyor. Devlet bunu bu şekilde desteklemeye devam etsin, şu an pahalı gözükse bile ekonomik ve cari açık açısından, milli güvenlik, teknoloji transferi, ihracat açısından önemli katkıları var. Kaldı ki bu yatırımlar olmasaydı, elektrik fiyatı da bugün bu seviyede olmazdı" diyor.

DERNEK KURACAĞIZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yenilenebilir enerjiyi başından beri desteklediğini ve yerli türbin üretiminin bir an evvel başlamasını da çok istediğini dile getiren Polat, "Yeni bir Enerji Bakanımız var. Kendisi de bizim şansımıza yenilenebilir enerji kaynaklarının finansmanı üzerine doktora yapmış, yani konuya hâkim. Bizim beklentilerimiz Sayın Bakanın bu sektörü daha da yukarılara taşıması, önünü açması şeklinde. Öyle olacağına inanıyoruz. 2 hafta evvel sektörde gerçek anlamada yatırım yapan firmaların hemen hemen hepsi ile toplantı yaptık. Rüzgâr Santrali Sahipleri ve İşletmecileri Derneği'ni de yakında kuracağız" diyor.

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim