Gül, röportajda "Kahire ile Ankara arasındaki gerilimi nasıl yorumluyorsunuz?" sorusuna verdiği cevapla dikkat çekti.
"Mısır’la Doğu Akdeniz’de iki elmanın yarısıyız. Her zaman Mısır’ın güçlü olmasını isterim" diye açıklama yapan Gül, "iki ülke arasında olan bitenlerden acı ve ıstırap çekiyorum" dedi.
Gül, "Mısır ile Türkiye arasındaki sorunu çözmek ve yaraları sarmak için ben de adımlar attım, girişimlerde bulundum" diye de ekledi.
GÖREVİMİ EN İYİ ŞEKİLDE YAPTIM
Gül'e, "Bir cumhurbaşkanı görevinin son günlerinde nasıl hisseder? Partinize geri dönmeyi düşünüyor musunuz yoksa emekli mi olacaksınız?" sorusu da yöneltildi.
Abdullah Gül bu soruyu şu şekilde cevapladı: "Köşk'ü terk ederken göreve başladığım ilk günkü gurur ve vakarı hissettim, özellikle makamımı eski bir dostum ve yol arkadaşıma bıraktığım için rahattım. Şu çok önemli ki, herkes Türkiye'de siyasetçilerin sivil ve demokratik bir şekilde makamlarına seçimler yoluyla ulaştığını, görev süreleri dolunca bıraktığını ve seçimi kazanan kim olursa olsun ona görevini devrettiğini görmelidir. Bazı insanlar makamlarını bırakmaktan korkarlar, halbuki ben gurur içindeydim, çünkü görevimi elimden gelen en iyi şekilde yaptığımı düşünüyordum."
PARTİME GERİ DÖNECEĞİM
El Hayat muhabirinin "Ortadoğu'da hiç kimse "eski başkan" ünvanını sevmez halbuki..." demesi üzerine Gül, "Pek tabii, bölgedeki ülkeler arasında farklar vardır. Her ülkenin kendi şartları vardır. Türkiye Müslüman bir ülkedir. Fakat yönetim sistemi demokratiktir. Bu yönüyle de bir çok Müslüman ülkeden farklıdır. Seçimler de bir demokratik sistemin en önemli unsurudur. İlk sorunuzun ikinci kısmına dönecek olursam, ben AK Parti'nin kuruluşunda katkıda bulundum, ilk Başbakan ve partinin çıkardığı ilk Cumhurbaşkanı ben oldum. O halde partime geri dönmem kadar doğal bir şey olamaz." ifadelerini kullandı.
HİÇ BİRİNİN ÖLÜM EMRİNİ VERDİNİZ Mİ?
El Hayat muhabirinin en ilginç sorularından biri de Ortadoğu diktatörlerinden bahsettikten sonra Gül'e "Hiç birinin ölüm emrini verdiniz mi?" sorusunu sorması oldu.
Gül bu soruya, "Bu asla olmadı. Cumhurbaşkanlığı makamını tam bir huzur ile bırakmamı söylememin bir sebebi de bu. Şimdi halkın arasına tam bir rahatlık ve güven ile karışabilirim. Birilerinin ölüm emirlerini verenlerin haline ve nasıl bir akıbete uğradıklarına görebilirsiniz..."
