Ali Dağlar'ın Hürriyet'teki haberine göre, Astay’ın iştiraki Etiler Gayrimenkul Yatırım AŞ, Akmerkez karşısında 'deprem riski' raporu ile yıkım kararı alınan 36 daireden 28’ini alıp, başka şirketle anlaşmalarına rağmen, çoğunluğu gerekçe gösterip kalan hissedarlara da teklif götürdü. Aksi halde Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun gereği Çevre Bakanlığı’nın kamulaştırma yapabileceğini ihtar eden şirketin başvurusu üzerine tüm dairelerin elektrik, su ve gazı kesildi.

'Sanki binamız kaçak'

Kesintiler yüzünden taşınmak zorunda kalan diş hekimi Ahmet Kurtaran, “Sanki binamız kaçak. Bir şirket, rant iştahı yüzünden şehrin orta yerinde bir mahalleye mobbing uyguluyor” diyerek duruma isyan etti. Tekstilci İbrahim Özgün de yeni yıla ailesiyle beraber suyu, elektriği, gazı kesik evinde girdi. Etiler Gayrimenkul CEO’su Enes Berse ise, “Uzlaşmak isteyen olursa kat karşılığı tekliflerimiz var. Orada planladığımız bir proje yok” dedi.

'Karotlar usulsüz alındı'

Etiler Belediye Sitesi’ndeki hareketlilik 2 Nisan 2013’te başladı. Üç daire sakininin başvurusu üzerine yapı analizi için karot alındı; 45-50 yıllık bloklara çürük raporu çıktı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü (İAKDM), bu rapora dayanarak 9 Temmuz 2013’te sitedeki 36 daireyi 'riskli yapı' ilan etti ve yıkım kararını 27 Mart’ta Beşiktaş Belediyesi’ne bildirdi. Karotların usulsüz ve habersiz alındığını öne süren bir grup site sakini, İdare Mahkemesi’nde dava açarak yeni karot ve rapor alınmasını istedi.

Gerekçe, 'güvenlik riski'

Etiler Gayrimenkul de 7 Aralık 2014’te Beşiktaş Belediyesi’ne başvurarak şu iddiada bulundu:

“Söz konusu parselde birçok daire şu an boş bulunmakta olup, bu durum güvenlik sorunlarına neden olmaktadır. Çevrede ikamet eden sakinler tarafından tinercilerin ve Suriyeli olduğu iddia edilen bir takım kişilerin bağımsız bölümlere izinsiz girip çıktığı şikâyetleri gelmektedir.”

Şirket, aldığı 28 dairenin numaralarını belirterek elektrik, su, doğalgazın kapatılmasını istedi. Tüm dairelerin suyu, gazı, elektriği kesildi. İki daire hariç, sakinler kesintiler üzerine konutları terk etti. Diş hekimi Sabri Küçükkeleş, “İhbar edin, sonra kesin dedik, dinlemediler. Bu anayasal suç, mobbing yapıyorlar” diye konuştu. Yılbaşına ailesiyle birlikte su, elektrik ve gazı kesik evinde girmek zorunda kalan İbrahim Özgün de tahliye öncesi kesintilerin anayasa suçu olduğunu öne sürdü.

'Teklifimiz bol; yanıt bekliyoruz'

Etiler Gayrimenkul CEO’su Berse ise şöyle konuştu:

“Eylül 2013’te 36 daire sahibinden 28’i bize geldi; ‘Arazimiz riskli ilan edildi. Bir şirket geldi ama güvenmiyoruz, size satmak istiyoruz’ dediler. 16 Aralık’ta daireleri aldık. Kalanlardan 7’si eski firmayla anlaşmış ama sözleşmenin süresi bitmiş. İştirakimiz Etiler Gayrimenkul yürütüyor süreci. 6 bin 491 metrekare bir alan. Uzlaşmak isteyen olursa kat karşılığı tekliflerimiz var. Orada planladığımız bir proje yok, bekliyoruz.”

Yasaya göre önce nüfusun tahliyesi gerekli

Çoğunluğa sahip şirketin çağrısı üzerine 4 Ocak’ta olağanüstü toplantı yapıldı. Bir grup sakinin avukatı Erdinç Karagüllü, şu değerlendirmede bulundu:

“Bazı kat maliklerine toplantı tebligatı ulaşmaması toplantıyı yok hükmünde kılabilir. Şirket bu toplantıda 1.3-1.4 milyon liralık değerleme raporuna göre teklifler getirdi, ama daha önceki daire sahiplerine 2.2-3.5 milyon lira ödemişti. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi teklifi bir aşamadır ama yılbaşına birkaç gün kala vatandaşın suyunu, elektriğini kesmek Anayasa’ya aykırı. Yasaya göre yıkım kararı alınan dairelerden önce nüfusun tahliyesi gerekiyor. Belediye kaymakamlığa yazacak, oradan vatandaşlara tebligat yapılacak, 1 hafta içinde tahliye var. Oysa doğrudan kesinti uygulaması var. Bu durumu dava edebiliriz.”